Ağzınızda aniden beliren metalik bir tat, sizi endişelendirmesin. Çünkü aslında bu, kanın bilinmeyen bir yönünü ortaya koyuyor.
Peki kan nasıl oluyor da bu kadar belirgin bir metalik tat ve kokuya sahip olabiliyor?
Kan tadının ardındaki bilimsel gerçekler ve nedenleri üzerine detaylı bir bakış attığımızda, tat alma duyumuzun bu metalik tadı nasıl algıladığını anlamamız mümkün.
Kanın karakteristik metalik tadı, büyük ölçüde demir içeren hemoglobin proteininden kaynaklanıyor. Kırmızı kan hücreleri, hemoglobin adı verilen bu proteini barındırıyor ve demir iyonları, oksijenin akciğerlerden tüm vücuda taşınmasını sağlıyor.
Kanın bu özgün tadının kökeninde yatan demir, vücudumuzdaki en bol bulunan eser elementlerden biridir ve oksijen taşınmasında kritik bir rol oynar. Normalde vücudumuzda yaklaşık beş gram demir bulunuyor ve bu demiri günlük beslenme yoluyla sürekli olarak yenilemek gerekiyor.
Demirin, kanda bulunmasının yanı sıra tadı metalik olarak hissetmemize neden olan ana unsur olduğunu söyleyebiliriz.
Ağızda bu tadın hissedilmesi genellikle diş eti kanamaları, aftlar veya diğer sağlık sorunları ile karşımıza çıkıyor. Kanın tadının da demir içeren hemoglobinden geldiğini öğrendiğimize göre artık derin bir nefes alabiliriz!
